29. Avrupa Şampiyonası bilindiği üzere Hırvatistanın Zagreb şehrinde 29 Agustos - 12 Eylül tarihlerinde oynanacak. Şampiyona sistemi çok doğru olarak tıpkı Dünya ve Olimpiyatta olduğu gibi bir gün maç oynayıp bir gün boş geçerek olması takımların daha yüksek performans sergilemesini sağlıyacaktır.
Grup birincilerinin extradan bir gün daha dinlenmesi ve direk yarı finale yükselmesi tabii ki çok büyük bir avantaj ancak bu bazen bu sporda çok tecrübeli ve başarılı olsalar da takımlara sorun yaşatmakta. O ülkeler açısından baktığınızda grupta 10 günde en fazla 1 veya 2 zor maç oynuyorsunuz ve 2 gün dinlendikten sonra yarı final ve final oynamaya hazırlanmak gerekecek. Grup 2. veya 3. olup sürekli maç oynayarak yukarı doğru gelmek takımın bir çizgi yakalaması ve kazanarak gelirse şayet oldukça iyi motivasyon ve konsantrasyon sağlayacaktır.
Her şampiyona da parlayan takımlar olduğu gibi erken düşen takımlarda olur ve bu gruplarda bunun çok daha çarpıcı olacağını düşünüyorum.
A grubunda ilk üç takıma girmek oldukça zor ve çok çetin maçlar olacağı ortada. Ayrıca grup maçı olduğundan beraberlikler veya 3'lü averajların devreye girmesi de bir o kadar daha muhtemel gözüküyor.Romanya'nın 2009 Dünya Şampiyonasında olduğu gibi iyi maçlar çıkartıp turnuvanın parlayan takımlarından biri olacağını düşünüyorum. İtalya-İspanya-Romanya 'nın kendi aralarındaki maçların çok ilginç skorları olacaktır.
Ayrıca ev sahibi olan Hırvatistan bu avantajı grup birinciliğiyle devam ettirmek isteyecektir ve efsane antrenörleri Ratko Rudic bunun için her türlü baskı enstrümanını kullanacaktır. Bir önceki Dünya şampiyonluğundan sonra bir madalya almamış olmak ve ev sahibi olmanın verdiği stresle başa çıkacaklarını düşünüyorum
Karadağ ise eski kadrosunu ünlü bir Sırp kaleci devşirerek(Denis Sefik) daha da kuvvetlendirdi. Çok başarılı olan antrenörlerinin de (Petar Porobic) Rus kulübü Shturm ile kontratının bitmesi ve ülkesinde büyük bit takıma dönmek istediğini açıklaması onun da üzerinde madalya almak için büyük bir baskı yaratacaktır.
İspanya da çok büyük ihtimalle Ivan Perez oynamayacaktır ve sonuç ne olursa olsun kadrosunu koruyup oynamaya, Dünya şampiyonasına hazırlanmaya devem edeceklerdir. Tabii ki Ivan Perez'in olmayışı İspanya'nın oyununu tamamen değiştirmesine neden oluyor ve buna alışmaya çalışıyorlar. Ivan Perez İspanyanın hücüm gücünün %70 demektir ve onsuz oynamaya alışmaları oldukça güç gibi gözükmekte.
Yıllardır her şampiyonada madalyadan çok uzak görünen İtalya içinde bu turnuvanın bir hüsranla sonuçlanacağı kanısındayım.Madalya için kadroları gerçekten yetersiz ve gruptan çıkmaları çok zor
Romanya hem çok tecrübeli bir antrenöre sahip hemde takım kadrosu bu şampiyona için oldukça yeterli. Bu turnuvanın parlayan takımlarından biri olacağını düşünüyorum ve özellikle çakılı pozisyonunda oynayan Cosmin Radu turnuvaya renk katacaktır.
Şampiyonaya katılmasıyla bir ilki başaran Türkiye zor grup maçlarından sonra çapraz maçlarına konsantre olması gerek. Ancak çok ciddi ve iyi bir hazırlık dönemi geçirdiği takdirde Türkiye bu üst seviyedeki şampiyonada iyi oynayıp, iyi mücadele ederek çapraz maçlarına gidebilir ve hatta 9-10 maçına kadar ilerleyebilir ki bu da ilk kez katıldığı A Avrupa Şampiyonasında çok büyük bir başarı demektir. Bunun için sporcuların grup maçlarını çok ciddiye alıp çok kuvvetli rakiplerine karşı iyi bir oyun sergilemeleri takımın moral motivasyonu için çok önemli olacaktır. Bu durum da şampiyonanın nasıl devam edeceğini gösterecektir. World League maçlarında hem iyi hem de kötü sonuçlar alan Türkiye bu tip takımlara karşı oynarken biraz oyunu bırakmanın, konsantrasyonu kaybetmenin sonuçlarını yakın geçmişte yaşamış olup bu tecrübeyle maçlara yaklaşacaktır.
8 Haziran 2010 Salı
Avrupa Şampiyonası A Grubu Değerlendirmesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder