Dünya kupası sebebiyle bu aralar herkes futbol gündeminin peşinde. Ardından basketbol şampiyonası geliyor ülkemize... Biz de bu arada sutopu camiası olarak bilindiği üzere A Avrupa Şampiyonası’na hazırlanıyoruz. Bir grup adam, sessiz sedasız Türk Bayrağını en iyi 12’nin arasına soktuk. Bu başarının kolay olmadığını da sadece biz biliyoruz.
Şampiyona öncesi kamp dönemi başlamak üzere, birkaç satır yazmakta fayda var. Biz antrenörler tarafında performans günlük bir ölçüt değil. Uzun vadede bakılması gerekiyor. İyi maç ya da iyi antrenmanın öncesinde, yetiştirdiğin sporcu asıl performansını belirleyen faktör.
Günlük performansın yaptırdığın antrenmanın kalitesinde yatar. Sporcunun ilgisini taze tutmak, aynı antrenmanı tekrar etmemek gerekir. Her hazırlık sürecinde bazen genç ve hevesli bir sporcuyu bazen de takımın tecrübelisinin o antrenmanın tavşanı olmasını sağlarsın ki tempo da moral de düşmesin.
Aynı şekilde maç öncesi kurduğun takım ya da taktik gücün de günlük performansının bir parçasıdır. Yine de asıl olan aldığın sonuç kadar o takımı alıp götürdüğün yerdir. Antrenörün performansı istikrarda yatar, kararlarının arkasında durmak da yatar. Sağladığın düzende, ortaya çıkardığı eserde yatar. Çünkü antrenör planı kuran ve uygulayandır. Hedefi belirler, gidilecek yolu seçer ve o yol şartlarında gereken manevraları gerçekleştirir.
Şimdi 25 kişilik geniş bir kadroyla bir kez daha yola koyuluyoruz. 29 Ağustos’ta başlayacak Avrupa Şampiyonası öncesinde sıkı bir antrenman ve kamp programı bizi bekliyor. Günü geldiğinde Zagreb’de bazı arkadaşlarımız aramızda olamayacak. Belki de bazı sürpriz isimler aramıza katılacak.
Artık kazanmak ve kaybetmekten daha önemli bir yerdeyiz. Biz tarihi bir performansla Slovakya maçını aldığımız gün, o yere geçtik. Kötü oynayıp kazanmak anlık mutluluk getirebilir ancak ya rakip kötüdür ya da yerimizde saydığımızın göstergesidir. Önemli olan iyi hazırlanmak, iyi oynamak kısaca çıtayı yukarı çekmektir. Asıl başarı daha iyi oynayarak kazanmaktır. İyi oynayıp kaybediyorsan da takım performansı iyiyse diğer maçta kaldığın yerden devam edersin. Zaten kilit oyuncular böyle zamanlarda ortaya çıkar… Oların iyi performansı lokomotif olur… Sonuçta oyuncuların tek tek performansları toplamda takımınkini doğurur. Harmoniyi sağlamaksa senin işindir.
Şimdi Avrupa’nın en iyilerinin arasında tek bir parolamız olacak: O şampiyonada kendimizi en iyi şekilde temsil etmek. Çünkü derdimiz Türkiye’de sutopunun ileri gitmesidir, başka bir şey değil. Şimdi büyük şampiyona, büyük performans vaktidir.
5 Temmuz 2010 Pazartesi
Büyük şampiyona, büyük performans
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)